Sağlık
Pandemi 50 Yaş Üstü Kişilerin Beyin Sağlığını Olumsuz Etkilemiş Olabilir
Pandemi sürecinde, üç binden fazla gönüllü, hafıza ve diğer bilişsel becerilerindeki değişiklikleri ölçmek amacıyla internet üzerinden yıllık anketlere ve bilişsel sınavlara katıldı.
Yapılan araştırmaya göre, Covid-19 enfeksiyonu ile bağlantılı olmaksızın, pandemi sürecinde beyin sağlığında bir düşüş yaşandığı ortaya çıktı.
Uzmanlar, bu düşüşün arkasındaki nedenleri değerlendirirken, stres, yalnızlık ve artan alkol tüketiminin bu durumu açıklayabileceğini belirtiyor. Pandeminin yarattığı korkular, endişeler ve belirsizliklerle başa çıkma süreci ile birlikte, günlük rutinlerdeki bozulmanın beyin sağlığı üzerinde “gerçek ve kalıcı bir etki” yaratabileceğine dikkat çekiyorlar.
Araştırma, pandeminin ilk yılında uygulanan çeşitli karantinaların bilişsel işlevlerdeki gerilemeyi hızlandırdığını ortaya koyuyor. Bulgulara göre, hafıza sorunlarındaki düşüş ikinci yıl içinde de devam ediyor.
Özellikle pandemi öncesinde hafif düzeyde hafıza sorunları yaşayan bireylerde, genel olarak en belirgin gerilemenin yaşandığı tespit edildi.
Lancet Healthy Longevity dergisinde yayınlanan PROTECT adlı araştırma, sağlıklı beyinlerin yaşlanma sürecini anlamak ve bazı bireylerde neden demans geliştiğini ortaya koymak amacıyla gerçekleştirildi.
Çalışma kapsamında, hafıza becerilerini ve muhakemeyi değerlendirmek için beyin jimnastiği oyunları kullanılırken, anketler aracılığıyla potansiyel risk faktörleri de inceleniyor. Araştırmanın gelecekte devam etmesi planlanıyor, çünkü katılımcıların performansını değerlendirmek ve başka çalışmalara ışık tutacak öğretiler çıkarmak hedeflendi.
Exeter Üniversitesi’nde yürütülen araştırmayı yöneten Profesör Anne Corbett, mevcut bulgulara dayanarak, pandemi koşullarının beyin gerilemesini hızlandırmış olabileceğini belirtti.
“Elde ettiğimiz bulgular, pandemi döneminde uygulanan karantina ve diğer kısıtlamaların, özellikle 50 yaş ve üzerindeki bireylerde beyin sağlığı üzerinde uzun vadeli ve kalıcı etkiler bıraktığını ortaya koyuyor,” diyen Corbett şu açıklamalarda bulundu: “Bu durum, bireylerin demansa yol açabilecek bilişsel gerileme riskine daha fazla maruz kalıp kalmadığı sorusunu beraberinde getiriyor. Şu anda, erken yaşta bilişsel gerileme yaşayan bireylere sağladığımız destekten emin olmak daha önce hiç olmadığı kadar önem arz ediyor. Bu kişilerin demans riskini azaltmak için alabilecekleri önlemler bulunuyor.”
Brighton ve Sussex Tıp Fakültesi’nde demans uzmanı olarak görev yapan Dr. Dorina Cadar, Covid-19’un genel nüfus üzerindeki etkilerini “felaket” olarak nitelendirdi.
Dr. Dorina Cadar, “Covid-19’un ve küresel çapta uygulanan kısıtlamaların uzun vadeli etkileri henüz tam olarak bilinmiyor.” ifadesini kullandı.
Bu konuda daha fazla araştırma yapılmasını öneren Cadar, bulguların neden-sonuç ilişkisini kesin olarak kanıtlamadığını, ancak sosyal izolasyon gibi bazı faktörlerin beyin sağlığını olumsuz yönde etkileyebileceğine dair artan kanıtların bulunduğunu belirtiliyor.
İngiltere Alzheimer Araştırmaları adlı kuruluştan Dr. Susan Mitchell, “Genlerimizin yaşlandıkça, beyin sağlığımız üzerinde belirgin bir etkisi olduğunu biliyoruz. Ancak beyin sağlığını etkileyen bir dizi sağlık ve yaşam tarzı faktörü de mevcut.
Demansı kesin olarak önlemenin henüz belirli bir yolu bulunmasa da beynimize iyi bakmak en azından olasılıkları lehimize çevirmemize yardımcı olabilir. Kalp sağlığımıza özen göstermek, çevremizle bağlantı kurmak ve zinde kalmak gibi sağlıklı alışkanlıklar edinmek için hiçbir zaman çok erken ya da geç değil.”